Kemençenin virtiözüdür. Kemençede gelmiş geçmiş en büyük, en ulaşılmaz addır. Karadere köyündendir. Babasının adı, Süleyman, annesinin adı Esma'dır. 1878-1964 yılları arasında yaşamıştır.
Karaman'ın kemençede ustası Kandahor köyüden Kuyucuoğlu ile Tuzcuoğlu'dur.
Çeşitli savaşlara katıldığı için Karaman (Kahraman) adıyla ünlenmiştir. İstanbul'da saraylarda çalmış, oynatmıştır. Radyo Evi'ne de girmiştir. Bölgede çalınan bir çok ezginin, oyunun yaratıcısıdır. Kendisiyle tüm düğünlere giden, her çalışta oynayan arkadaşı Hasbal Keskin için Hasbal Havası'nı yapmıştır. Düğüne gelenleri karşılama havası olarak çalınan Cezayir Havası'da Karamanın düzenlemesidir. Şırıp Şırıp Oyun Havası da bir Halil KODALAK eseridir.
Horon oynanırken geçilir Şırıp Şırıp Havasına. Karaman dışında hiçbir kemençeci oyun sırasında bu havaya dönememiştir. Karadere'de ilahili bir düğün yapılacaktır. Ama düğüne pek gelen olmaz. Sonra Karaman'ı çağırırlar. Gelir, çalmaya başlar Karaman, bir büyük düğün olur. Horanın halkası genişler iyice. Karaman düğünü yansıtan bir türkü yakar:
Mayıs ayı gelende
Balıkçı göle daldı
İmam ile bayrağı
Bakın kapıda kaldı
Horanın sonuna doğru bahşiş toplamaya başlar. Muhtarın verdiği bahşişi beğenmez:
Baktım da göremedim
Gözünün karaşını
Bakın da geri verin
Muhtarın parasını
Cevdet Çağla'nin radyoda yönetici olduğu sıralarda Karaman da radyodadır.Sınır tanımayan, disipline girmeyen, kendi kafasına göre yaşayan bu büyük usta fazla kalmaz radyoda. Ondan, yarattıkları, yetiştirdikleri dışında ses kalmadı.
Karaman ekolünde çalan kemençecilerimiz şunlardır: Hacıali Özdemir (1904-1979), Kemal Caba (1925-1956), Nazmi Özdemir (1937-2000). Sabri Özdemir (1937-1994), Sami Günay (1938), Hüseyin Özdemir (1948)
|